Saç Ekimi Sonrasında Dikkat Etmesi Gerekenler Nelerdir?

Merhaba. Bu videoyu saç ekimi yaptırmış olan hastalarımızın operasyon sonrası nelere dikkat etmesi gerektiğini vurgulamak için hazırladık. Ben sırayla soruları ve yanıtlarını buradan
Okuyacağım. Lütfen hastalarımız dikkatli bir şekilde bu videoyu izlesin, dinlesinler ve buradaki talimatlara uysunlar.

Öncelikle geçmiş olsun. Bir saç ekmeği operasyonu yaptırdığınıza göre işin yüzde doksanlık kısmını atlattınız demektir. Çünkü operasyonu yapmış olmak artık ameliyat sonrası dikkat edilmesi gereken hususlara göre çok çok daha önemli bir hastayı çok daha tedirgin eden bir süreçtir. Onu atlattığınız için artık geçmiş olsun diyebiliriz. Kalan yüzde onluk kısmı da ilk yıkama yapıldıktan sonra üstünüzden atacaksınız ve çok rahatlayacaksınız. Önce ilaçların nasıl kullanılması gerektiğini sorar hastalar operasyon sonrasında kullanılan ilaçların miktarı çok fazla değil. Öncelikle ameliyatın olduğu gün sadece uyumadan önce bir tek ağrı kesici içilmesi icap ediyor. Başka hiçbir ilaç kullanmaya gerek yok. Bunu hastaların unutmaması lazım Önce reçetede yazmış olduğumuz tek ağrı kesici o gün yapılacak olan tek iştir. Başka hiçbir ilaç almaya gerek yok. Çünkü öbür ilaçların tümü zaten serum içerisinde size verilmiştir. Ertesi gün kullanılması gereken iki tane ilacınız vardır. Bunlardan birisi bir antibiyotiktir. Sabah akşam kullanılır ve beş gün boyunca devam edilir. Ikincisi de yüzün şişmesini engelleyen bir anti ödem tedavi ilacıdır. Bu da dört gün boyunca devam eder. Operasyon sonrası bakım prensipleri dergisinde gerek Türkçe gerek diğer dillerde bu ilaçların nasıl kullanılması gerektiğini göreceksiniz zaten. Yıkama tarihinde yanınızda getirmeniz gereken ilaçlar var. bunların birisi bir losyondur. Saçın yumuşamasını sağlayan bir losyon. Biri özel spesiyal bir şampuandır.

Birisi de donör bölgenin pansumanı için kullanılan antibiyotikli bir ampuldür. Bunları yıkama esnasında beraberinizde getirmeniz gerektiğini sakın unutmayın. Ardından operasyon sonrası bakım prensipleri dergisinde yer alan Bir takım öneriler mevcut. O önerilerde de başka kullanmanız gereken bir şey varsa onları nasıl kullanmanız gerektiği ve hangi hususlara riayet etmeniz gerektiğine ilişkin bir takım ipuçları göreceksiniz. O talimatları da öncelikle okumanızı tavsiye ederim.

Yani ilaç kullanımı bahsettiğim gibi gayet kolay, pratik ve hastayı yormayacak olan şeylerdir. Saçların çıkma süreci operasyondan sonraki üçüncü aydan itibarendir. Ilk üç ay içerisinde çok verim beklememek icap ediyor. Operasyondan sonraki iki hafta içerisinde çoğunlukla mevcut olan saçların yüzde altmış altmış beşi kırılır. Yani kök içinde kalır ama dış kısmındaki sert olan kısım dökülür. Hasta bunu saçın köküyle beraber dökülmesi olarak algılayabilir. Öyle değil. Kök her zaman içerisinde kalır. ikinci haftadan itibaren saçlı deride gördüğümüz greft miktarı yaklaşık olarak eğer dökülme söylediğimiz oranlarda ise saçların yaklaşık maksimum yüzde otuzu civarındadır. Ama saçların dökülmemesi herhangi bir probleme sebebiyet vermez. Bazı hastaların saçı yüzde altmış, altmış beş oranında dökülmez. Yani dökülen miktar bundan çok daha az olabilir.

Bu herhangi bir probleme sebebiyet vermez. Sadece dökülme olasılığının daha yüksek olduğuna vurgu yapmak istiyorum. Üçüncü aydan itibaren saçlar günde üç tane, beş tane, on tane, on beş tane değişken sayılarda olmak üzere çıkmaya başlarlar. Bu süreç altıncı ayda yaklaşık olarak saçların yarısından fazlası Bir yıl içerisinde de yaklaşık yüzde seksen beşinin çıktığı anlamına gelir. Kalan yüzde on beşlik kısım kalan bir yıl içerisinde yani operasyondan sonraki iki yıl içerisinde çıkar. Bu yüzde on beşi takip etmek pek mümkün olmadığından ötürü biz ilk yılla daha fazla ilgileniyoruz. Hemen hemen saçın çıkma süreci bir yıl içerisinde kendini tamamlar diyebiliriz. anestezinin süresi hastanın ameliyatını ameliyattan çıkmasını müteakiben birkaç saat içerisinde kendiliğinden geçer. Dolayısıyla kafadaki uyuşukluk hali ortadan kalkar bir tek hasta anestezi süresi geçtikten sonra acaba ağrı mı olabilir mi diye sorar. Çoğunlukla hastalar o gece kullanacakları bir ağrı kesici tabletin haricinde bir de ağrı kesici kullanmak zorunda kalmazlar. O yüzden ağrıyı ve anestezinin geçmesini dert etmemelerini tavsiye ederim hastanın yatış pozisyonu ilk üç gün boyunca çok dikkatli davranması gereken bir pozisyon olmak üzere ve sırt üstü olmak durumundadır. Hasta sağa ve sola yatamaz veya yüzükoyun yatamaz. Bu şekilde yatma pozisyonları kesinlikle yasaktır.

Uykunun ilk gece çok kaliteli ve konforlu olmasını beklememek lazım. Hasta biraz daha tedirgin uyur. Biraz daha kısa süreli uykular falan uyuyup kırk beş dakikada bir saatte bir falan uyanabilir. Bu ilk gece için gayet olağandır. Ikinci günden itibaren uyku gayet normale döner. Dediğim gibi tek sıkıntı hastanın ilk üç gün boyunca sırt üstü yatmak durumunda kalmasıdır. Ondan sonra zaten bu tedirginlik ve yüzün şişmesiyle ilgili riskler ortadan kalktığından türü hasta dördüncü günden itibaren biraz daha konforlu yatar. Ilk bir haftayı atlattıktan sonra da istediği şekilde yatabilir. Uyuyabilir. Hiçbir sakınca yok. Ağrı hastanın operasyon sonrasında rutinde hissetmeyeceği bir şeydir operasyonda takılan serumun içerisindeki ağrı kesiciler çoğunlukla hastanın ameliyatından sonra da ağrı kesici kullanımını gerekli kılmaz. Bu yeterliliktedir. Ancak yine dediğim gibi hasta geceleyin ağrıyla uyanma riskine karşılık uymadan önce bir tek ağrı kesici kullanmalıdır. diyorum. Konforlu bir uyku için. Ertesi günden itibaren ağrı hissetmeyeceğinden ötürü ağrı kesici de kullanması gerekmez. Ama rutin dışı ense bölgesinde oluşabilecek olan özellikle köklerin alındığı bölgede oluşan Olan ağrı beklediğimiz bir ağrıdır.

Sonraki dönemlerde de yara iyileşirken doku birbirine yakınlaşır ve gerilimden ötürü hasta bir miktar ağrı hissedebilir. Sonraki günlerde de eğer hastanın ekstra bir ağrısı olursa kendisine vermiş olduğumuz veya tavsiye ettiğimiz ağrı kes günde üç taneye kadar kullanabilir. Hiçbir sakıncası yoktur. Donör bölgede oluşan gerginlik, hastaların sıklıkla sorduğu sorulardan birisidir. Ikinci, üçüncü günden itibaren yaralar iyileşmeye başladığında oradaki kurmaya bağlı olarak bölgede bir gerginlik hissi oluşabilir. Hastanın bu bölgeyi kendisine vermiş olduğumuz veya tavsiye ettiğimiz losyon ile yumuşatması çoğunlukla bu şikayeti tamamen ortadan kaldırır. Eğer eğer bu losyon ile yapılan masaj hastayı rahatlatmıyor ise bir tane ağrı kesici ilavesiyle ense bölgesinde yani donör bölgedeki ağrıdan ve gerginlikten tamamen kurtulması mümkündür. Operasyon sonrasında biz hastayı uğurlamadan önce kendisine bir yemek ikram ederiz veya yiyebileceği miktarda bir gıda ve içecek veririz. Hasta evine döndükten sonra çok ağır olmamak kaydıyla istediğini yiyebilir ve içebilir.